DOLAR 32,4015 -0.12%
EURO 34,7719 0.06%
ALTIN 2.435,16-0,13
BITCOIN 0%
Lefkoşa
°

SABAHA KALAN SÜRE


istanbul manzara

istanbul manzara
Ali bizden Veli sizden insancıkları!!

Ali bizden Veli sizden insancıkları!!

ABONE OL
16 Temmuz 2021 11:47
Ali bizden Veli sizden insancıkları!!
0

BEĞENDİM

ABONE OL

“%’de kaç Kıbrıslı ve insansın sen?”

Ali yazar Veli bozar ülkesinin vatandaşlık ve insanlık hikayesidir bu..

Vay efendim Ali Bizden veya Veli Sizden TC’ye sokulmamış da geri gönderilmiş.

Ayırımcı, ötekileştirici ve adam kayırımcı, kişiye göre muameleci Kıbrıs solunun yeni gailesi bu.

Vah vah, ne gam ne keder ama!!

Aman ne böyük maraz!!

Gerçi, herhangi bir insanın, her ne sebep olursa olsun, bir çok ülkede anayasal hak olan seyahat özgürlüğünün kısıtlanması veya engellenmesini gayri insani bulurum.

Peki, gelin Bizden/Sizden konusunun tersini düşünelim.

Bu adaya ön koşul çalışma izniyle gelip.

Yıllarca, asgari ücret altında bir parayla sömürüldükten sonra.

Patronu tarafından sigorta ve ihtiyat saydığı ve diğer vergilerinin kasten ve keyfi nedenlerden ötürü yatırılmaması neticesinde:

“Hade barra dışarı” şeklinde şımarıkça ve övünülerek adadan kovulan.

Hakları çalınan, emeği yenen, insanlığı sömürülen, geleceği söndürülen Türkiyeli Arap, Kürt, Türk, Türkmenistanlı, Afrikalı, Pakistanlı ve diğer Uzakdoğulu işçilerin ve ailelerin ada sürgünü cezasının yasal haklarını kim sorar buralarda?!! Hiiç! Koskocaman bir hiç kimse!

Yani sırf, yanında çalıştığı patronu vergilerini ödemedi ve çalışma izni yasağına düştü diye karga tulumba gemiye konan insanları düşünüyorum.

Ne suçu var bu insanların.

Patrona ceza var mı! Yoo ne münasebet!

Kimin umurunda, emeği hunharca yok sayılan, gasp edilen bu insancıklar!!

Sendikaların mı umurunda, yoksa sivil toplum örgütlerinin mi? Hadi oradan, zerre umurlarında değil. Oysa, kendi toplumsal iç barışını elde edemeyen toplumlar hiç bir refaha ve barışa ulaşamazlar.

Biraz daha adil ve adaletli, en azından empatik düşünüp yazalım a dostlar.

Yaşattığını yaşamadan, dünyevi cezasını çekmeden kimse ölmeyecek.

KKTC’de ölmeyecek, patron da ölmeyecek, bu insan sömürüsüne göz yuman yönetici sürüsü ve sorumlular da yaşattıklarını yaşamadan ölmeyecek.

Onca işçi haksızca kapı dışarı edilirken susan dilsizler şeytanın işbirlikçisidir.

Susma sustukça sıra sana gelir denilen şey bu işte. Haksızlıklara göz yuman, gün gelir en büyük haksızlığı Yaşar.

Günde, KKTC kapılarından, eften püften sebeplerle geri döndürülen kaç kişi var, haberin var mı?

Bu adada, evlerimize temizliğe gelen, inşaatlarımızda çalışan, garsonluğumuzu ve bilimum pis ve zor işlerimizi gören binlerce emekçinin hayatlarından haberdar mısın?

Ne alaka, tabii ki bihabersin!!

Ve bilir misin ki sosyal ve emeklilik hakları boğazlarında kalmış 130 bin TC vatandaşı emekçinin muhaceret sorunundan dolayı KKTC’ye alınmadığı söyleniyor.

Sevgili işveren patronlar, çalışma iznini kinayeli bir şekilde yenilemedikleri veya kasten vergilerini ödemek istemedikleri işçileri adadan attırmak için ihbar ettiklerini de duymamışsınızdır sanırım.

Neyse, ülkem adına hicap edip, buraya yazmaktan ar duyduğum bir sürü işçi sömürü, yalan/dolan dümenlerine de mi şahit olmadınız?! Dedikoduları da mı çalınmadı o vurdum duymaz kulağınıza.

Susma söyle, bir yerde haksızlık varsa, zulme karşı susan şeytanın işbirlikçisidir der islam ilmi ve insanlık bilimi!!

Alın size, yıllarca bizzat şahidi olduğum bir başka KKTC entrika, sömürü ve sınıflandırma hikayesi:

Tanıştığımız 1999 yılında üniversite eğitimine Kıbrıs’ta başlayıp bitiren.

Bir çok şirkette yöneticilik yapmış olan.

Ülke dili ve kabile dili dışında öğrettiğim Türkçe yanında İngilizce, Rusça ve Fransızca vs. 6 dil bilen. Ve bu konuda KKTC kamu yararına bir çok devlet kurumunda defalarca ücretsiz tercümanlık hizmeti vermiş olan.

Herhangi bir yüz kızartıcı ve illegal sicil kaydı olmayan. Kıbrıslı ortağı ile kendi şirketini kurmuş olan yakın dostum mali işlerle ilgili bilgi almak için ilgili daireyi telefonla arar.
Ona şu sorulur:

“Sen vatandaş mısın? Ok, anladık ortağın vatandaş da, yüzde kaç Kıbrıslıdır. Orijinal Kıbrıslı mıdır ortağın?”

Bunu duyunca doğup büyüdüğüm ülkemden bir kez daha utandım.

Arkadaşımı da alıp söz konusu daireye gittim ve:

“Telefonda bu cümleyi kullanan memur beyefendiyle tanışmak istiyorum” dedim. Asla tanışamadık tabii.

Orada beni tanıyan bazı memur hanımefendiler gıyabında arkadaşımdan özür dileyip beni de sakinleştirdiler. Onlara ve insanlıklarına bir kez daha teşekkür ederim.

İşte bu işinde gücünde ve sporunda olan 22 yıllık kardeşim..

Her konuda çok güvendiğim ve gözüm kapalı kefili olabileceğim dostum.

15 yıldır şirketi adına tüm vergilerini düzenli ve eksiksiz yatıran. Vatandaşlık yasal hakkını çoktan kazanmış olup kendisine yapılan onca haksızlıklara rağmen bizi ve ülkemiz Kuzey Kıbrıs’a ve bize karşı hala sevgi dolu.

Dünyanın neresinde olursan ol veya örneğin Amerika’da her kim olursan ol, yukarıda saydığım özelliklere haiz isen derhal vatandaşlığa alınıyorsun.

2019 yılında vatandaşlığa müracaat hakkı elde ettiği belli olunca memleketinden kişisel güvenlik bilgileri istenir.

2020 başlarında vatandaşlık başvurusu yapılır.

Aradan geçen 6 ay sonra bakanlığa gidilip vatandaşlık sorulunca baştan savma verilen cevap “Müracaat dosyanız bulunamadı” olur. Resmî bir başvuru, müracaat veya bir belge nasıl kaybolur!??

2021 yılında hatırı sayılır bir Kıbrıslı Türk arkadaşıma yardım etmek ister ve beraber İşçişleri Bakanlığı’na gidilir ve bir şekilde kaybolan dosya buldurulur. Gerekli işlemler yapılarak dosyanın güvenliğe gönderilmesi sağlanır.

Polis kişiyi karakola vatandaşlık güvenlik mülakatına çağırır.

Mülakat yapılır, hayırlısı olsun denir, iki ay sonra İçişleri Bakanlığı’na gidin ve orada dosyanızı soruşturun denir.

İki ay sonra, İçişleri Bakanlığı memurunda alınan cevap, aşağılayıcı ve onur kırıcı bir cevaptır!!

Oysa sorsan hepsi KKTC sevdalısı memleket/bayrak/vatan aşığı.. Sorsan hepsi hümanist/sosyalist ve avrupai bu insancıkların!!!

Memleket Sevgisi ve hümanizm dilde değil, dili, dini memleketi neresi olursa olsun insana sergileyeceğin değer yargısıyla belli olur.

Adaletini ve insanlık hakkını sevsinler KKTC. Anayasal hak, hukuk, adalet, insan hakları bunun neresinde?!!

2019 yılında yasal olarak hak ettiği vatandaşlığa müracaat hakkı belli olunca memleketinden kişisel güvenlik bilgileri istenir. Her husus halledilir.

2019 yılı sonlarında başlayan vatandaşlık çile serüveni defalarca sabote edilir, dosya kaybolur bulunur. Git ora gel bura derken bu günlere gelinir.

2021 yılında hayırsever bir Kıbrıslı Türk arkadaşımız yardım etmek ister. Beraber İçişleri bakanlığına gidilir ve gerekli işlemler yapılarak dosyanın ite kaka, metazori, güvenliğe sevk edilmesi sağlanır.

17 nisan 2021 de polis kişiyi vatandaşlıktan dolayı mülakata çağırır.

Mülakat yapılır, hayırlısı olsun denir, iki ay sonra İçişleri Bakanlığı’na gidin ve orada dosyanızı soruşturup takip edenin denir.

Üç ay sonra, bu kez de İçişleri Bakanlığı Kimlik Dairesi Memurunun insanlık onurunu kırıcı kullandığı cümle şu olur:

“Hani bir Pakistanlı cinayet suçu işlemişti ya! İşte o yüzden biz artık Pakistanlılara vatandaşlık vermiyoruz”

Ve ben memleketinden ve devletimin tavrından dolayı üçüncü kez utanç verici ve mahçup duruma düşüyorum.

Adaletini ve insanlık hakkını sevsinler KKTC.

Anayasal hak, hukuk, yasal vatandaşlık hakkı, İçişleri Bakanlığı’nın sıradan memurunun keyfine mi kaldı yani!!

Bu nasıl bir sistemdir. Yaptığınız yasalar adamına göre uygulanacaksa, tüm yasaları iptal edin, keyfi yönetim derebeyliği kurun o halde!!!

Siz böyle “Ali bizden, Veli sizden zihniyetiyle yaşayarak, ayrımcı mücadeleler peşinde koşarak devlet yönetecek ve adamına göre muamele sergileyecekseniz, bu iş bitmiştir.

Tekrar ediyorum:
İster sağ siyasi parti hükümeti olsun isterse sol!!

“Yaşattığını yaşamadan kimse ölmez” KKTC ve Memuru da ölmeyecek, yaşattığını yaşamadan!!

Devlet miyiz aşiret reisliği mi? Bilen varsa söylesin. Çünkü KKTC’de cereyan eden bu haksızlıklar devletlerde değil, ancak ve ancak faşist dikta rejimi aşiret reisliklerinde yaşanır.

Özetle:
Sosyal hakları gasp edilip durdurulmuş. Her milletten ve sektörden 130 bin emekçinin içeri alınmayıp KKTC kapısında bekletildiği söylentileri varken.

Yasalar orada dururken, herkesin yabancı gördüğüne keyfince muamelede bulunduğu KKTC’de.

Tek gailem geleceği ve maddi manevi sosyal durumu yerinde olan Ali Bizden Veli Sizden meselesi değil maalesef.

Binlerce işçi ve emekçinin hakkı gasp edilirken, ada aydınlarının iki sırtı pek bürokratın TC’ye alınmama meselesinin peşine düşmesi pek de vicdani ve samimi gelmiyor bana işin doğrusu.

İnsanı insandan ayıran Al-i değil, biz insanlardan hiç değildir.

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP
300x250r
300x250r

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.